Biz işitme engelliler ve işitme engelli aileleri olarak diyoruz ki;

SİYASET

1- İşitme engellilerin milletvekili adaylığı ÜCRETSİZ olmalıdır.

2-İşitme engelli milletvekili adaylarına kontenjan ayrılmalıdır.

3-Milletvekilleri ” işitme engellilik” konusunda bilinçlendirilmelidir. İşitme engellilerle ilgili daha fazla kanun maddeleri önermelidir.

4-İşitme engellilerin sorunlarına siyasi partilerin programlarında yer verilmelidir.

5- İşitme engelliler “lider” veya “gönüllü” olabilir. Kısaca istediği alanlarda “aktif” ve “başarılı” olabilir. Siyasete girmek isteyen işitme engellilere sorumluluk ve görev verilmelidir.

İŞ HAYATI

1- İşitme engelliler uygun mesleklere yönlendirilmelidır. İşitme engelliler için doğru planlamalar yapılmalı, projeler üretilmelidir. Örneğin bir işitme engelli doğal olarak bir çağrı merkezinde telefonlara bakamaz. Ancak lezzetli yemekler yapabilir, harika web site tasarımları yapabilir.

2- İş başvurusu yapan işitme engelli adayın sadece yeteneğine, deneyimine ve becerisine bakılmalıdır. Söylenenleri anlamıyor diye “zeka” açısından önyargılı olunmamalıdır! Sırf düzgün konuşamadıkları/yazamadıkları/ anlamadıkları için “zeka sorunu var” muamelesi yapılmamalıdır. Empati kurulmalıdır!

3- Tercüman, odyometrist gibi bölümlere önem verilmelidir. Tercüman ve odyometrist azlığı bir sorundur. Diplomalı odyometrist ve tercüman yetiştirilmelidir.

4- Doktor, polis, itfaiyeci gibi hayati unsurlu meslekleri yapan kamu görevlilerine “işaret dili öğrenme” zorunluluğu getirilmelidir.

5-İşitme engelli olan bir çalışana engelli olduğu için, “nasılsa söyleneni anlamaz, üstleriyle konuşamaz” “nasılsa başka yerde çalışamaz” gibi sebeplerle mobbing yapılmamalıdır.

6- Kamuoyunda afişe etme cezası: TV kanallarına uygulanan RTÜK cezası gibi. Engelli personeli ısrarla çalıştırmayan firma ay sonuna kadar engelli almazsa yazılı medyada tam sayfa “Şu kadar engelli kotamız ve çalıştırma zorunluluğumuz varken engelli personel almayarak ön yargılı davrandığımız için özür diliyoruz” ilanı vermelidir.

7- Medyaya her ay engelli istihdamı raporu gönderilebilir. (Bir devlet kurumumuz tarafından.özürlüler idaresi başkanlığı olabilir) temiz sularımız, denizlerimiz için mavi bayraklarla ödüllendiriyorsak,  En çok engelli istihdamı yapan firmalar “BEYAZ BAYRAK” alabilir, devlet nezdinde plaket verilip örnek gösterilebilir. Engelli personel konusunda sicili kötü olan firmaların yanında (geçici şerh) SİYAH BAYRAK koyulabilir. Bu liste her ay basına gönderilmelidir

8- Firma yukardakilere rağmen yine engelli personel almıyorsa insan kaynakları müdürleri, genel müdürler gibi işe alma konusunda yetkili tepe yöneticilerinin engelliler konusunda bilinçlendirici, hizmet içi destek derslerine katılımı mecburi kılınır. Bir engelli personel işe alıncaya kadar eğitimleri sürer. Önyargılarının kırılması hedeflenmelidir.

EĞİTİM

1- İşitme engelli öğrenci öğretmenin yüzünü görecek, dudak hareketlerini de okuyabilecek şekilde en ön sıraya oturtulmalıdır. Yanındaki arkadaşının ders notlarını paylaşması gerektiği öğretilmelidir. Sözlüye kaldırılacaksa öğretmen sorusunu tahtaya yazmalıdır.

2 -Sadece sözlü anlatılan derslerde işitme engelli öğrenciye yazılı ders notları verilmelidir.

3-Derste sınıfta gösterilen sunum dosyaları USB flash bellekler ile işitme engelli öğrenciye verilmelidir.

4- İşaret dili ile eğitim almak isteyenler için sadece işaret dili ağırlıklı eğitim verilmelidir.

5-İşitme engellilerin büyük bir çoğunluğu türkçeyi düzgün kullanamıyor. Kitap okuma alışkanlığı kazandırılmalıdır. Çünkü “duymadıkları” için kelime ve cümle dağarcıkları gelişmemektedir. Bunu çözmenin yolu sadece kitap, gazete, dergi, internet siteleri gibi tüm yazılı araçları okumasını sağlamaktır.

6- http://www.dikte.com/ adresindeki gibi anlatılanları yazıya çeviren program işitme engelli öğrencisi olan tüm eğitim kurumlarında bulunmalıdır.

7- Rehabilitasyon merkezleri sıkıca denetlenmelidir. Yetkisiz, deneyimsiz, başarısız rehabilitasyon merkezleri kapatılmalıdır.  Konuşma kazandırma için Eskişehir’deki İÇEM  örnek alınmalıdır. İÇEM şu anki konumunda kendi içine dönük, kapalı kutu olmaktan çıkartılmalı ve Türkiye’nin her yerinde İÇEM gibi kurumlar çoğaltılmalıdır.

8- Bazı işitme engelliler “dudak okuyarak” anlamaktadır. Halk Eğitim Merkezlerinde dudak okuma kursları açılmalıdır.

9- Rehabilitasyon merkezlerinde verilen destek eğitim 8 saat gibi düşük bir saatle yeterli değildir. Bu saat, daha fazla yukarıya çıkarılmalı ve 8 saatten fazla ders istemleri halinde ek ücret talep edilmemelidir.

10-Rehberlik araştırma merkezlerinde koklear implant ya da işitme cihazı kullanan çocuğun sadece o anki performansını değerlendirmekle kalmayıp konuşmayı edinmiş olsa bile işitme sorununun genel olarak akademik yaşantısını etkileyeceği de göz önünde tutulmalı ve akademik anlamda gereken desteği alması sağlanmalıdır.

11-İşaret dili “seçmeli ders” olarak liselerde ve üniversitelerde ders olarak okutulmalıdır.

12- Engelli bireyin çocuklarına ve engelli çocuklarına, okullarda ve dershanelerde indirim veya ücretsiz eğitim hakkı tanınsın.

13- İşitme engelli çocukların yatılı okuduğu okullarda yangın, deprem gibi acil durumlar için ” sallanan yatakla” uyarı sistemi kurulması zorunlu olmalıdır.

ULAŞIM

1- İşitme engelliler diğer engelliler gibi ÖTV muafiyetinden faydalanamıyor. %90 altında olan engelliler için “hareket ettirici özel tertibat” şartıyla ötv’den muaf olabilirsin diyor. Oysa  işitme engelliler için büyük bir yardımcı olan “otomatik vites” hareket ettirici özel tertibat sayılmıyor. Otomatik vitesli araçlar da düz viteslere göre daha pahalı olduğundan işitme engelliler araç satın alamıyorlar.

2-Rehabilitasyon  ve eğitime tabii olan işitme engelli, konuşma bozukluğu olan çocuklar tek başına seyahat edecek yaşa ve duruma gelene kadar refakatçısız  seyahat edemediklerinden dolayı hastanenin sağlık raporuna , “Refakatçısız seyahat edemez” ibaresi düşülmelidir. Suistimal edilmemesi için ilk seferde hastane raporu esas alındığından verdiği sürekli raporda, sonrasında RAM ise 6 ay/ 1 senede bir yeniledikleri raporda bu denetlenebilir.

3-Tüm şehirlerde işitme engelliler gişedeki görevlilerle iletişim güçlüğü yaşadığından dolayı otobüs ve metro gibi toplu taşıma araçlarına “elektronik dokunmatik paso”  ile binmelidir. İstanbul Büyükşehir Belediyesinin “istanbulkart” uygulaması örnek alınmalıdır. İşitme engelli yolcu bu kartı, otobüsteki elektronik ekrana okutarak bindiği için görevlilerle hiç bir tartışma yaşamamaktadır.

4-Ücretsiz seyahat kartları süresiz olmalıdır.

İMPLANT

1- Koklear implant cihazı sigortalanabilmedir.

2- Koklear implant arızalandığıda implant firmalarına uzak şehirlerde yaşayan kullanıcıya, yedek cihaz eş zamanlı çıkartılarak en kısa sürede ulaştırılmalıdır.

3- Okul çağındaki çocuklarımıza FM cihazı zorunlu hale getirilmeli ve masraflarını devlet karşılamalıdır. Cihazın kullanımı ile ilgili kullanıcının öğretmenine eğitim verilmelidir.

4- Kaynaştırma eğitimi alan çocuklarımıza devlet okullarında diğer çocularla eşit hak ve kurallar konulmalı aksini yapan eğimcilere yasal uyarıda bulunulmalıdır.

5- RAM’larda (rehberlik ve araştırma merkezi) koklear implant kullanan çocuğun o anki performansı değil duyma eşiği baz alınarak kurul kararı verilmelidir.

6- Piller  kulak arkası cihaz kullanıcıları için de, implant kullanıcıları için de SGK tarafından ücretsiz karşılanmalıdır.

7- Doğayı korumak için implant ve kulak arkası cihaz pillerini geri dönüşüm çerçevesinde kullanıcılar çevre konusunda biliçlendirilmeli ve teşvik edilmelidir.

8- İmplant kullanan çocukların aparat masrafları “12 yaşına” kadar devlet tarafından sağlanmalıdır. Çünkü çocuklar implant cihazının kıymetli ve pahalı bir şey olduğunu bilmedikleri için cihaza zarar vermektedir. Bu da aileyi ciddi ekonomik sıkıntıya sokmaktadır.

SAĞLIK

1-  Dijital işitme cihazların fatura bedelleri ya SGK tarafından tamamı karşılanmalı veya çalışan işitme engelli bireyden % 20 si, emekliden % 10 katkı payı düşülmelidir. Serbest piyasada satılan cihazlar ile devletin ödediği cihaz bedelleri arasında uçurumlar olmamalıdır.

2- Kök hücre ile işitme imkanı çalışmaları gerek özel sektör gerek devlet – üniversiteler tarafından desteklenmelidir. Kök hücre ile işitme hücreleri oluşturulması araştırılmalıdır.

3- Engelliler heyet raporu çıkartmak için durumla ilgili muayenelere sıra beklemeden ve öncelikli olarak girmelidir. Heyet doktorunun isteği üzerine engelli durumlarına göre odyo testi, göz taraması, film çekimi gibi diğer birimlerine gönderirken bir sonraki tarih için randevu verilmemelidir! Aynı günde tamamlamalıdır!

4-Heyet raporu alırken üniversite hastanesi ile devlet hastanesi keşmekeşliğine son verilmelidir. Birinden alınan rapor diğerinde de geçerli olmalıdır!

5- Engeli sabit, değişmeyen ve sürekliliği olan işitme engellilerde sağlık kurulu raporları sürekli ve süresiz olmalıdır. (Süresiz derken belli bir tarih verilip, rapor çıkartılması istenmemelidir. Özelllikle total işitme kayıbı olan ve koklear implant kullanıcıları için)

6- Üniversite hastanelerinde deneyimli odyologlarca yapılmakta olan işitme cihazı denemeleri yaygınlaştırılmalıdır. Böylelikle hastaların mağduriyeti en aza indirgenmiş olacak ve bilinçli hasta potansiyeli oluşturulacaktır

KÜLTÜR-SANAT

1- Türkçe altyazı bulunmayan  (ya da türkçe altyazılı seans oynatmayan) Türk filmlerine Kültür Bakanlığı tarafından gösterim izni verilmemelidir.

2-Türkçe altyazı seçeneği bulunmayan Türk filmi DVD’lerine Kültür Bakanlığı tarafından bandrol, üretim  izni verilmemelidir.

3- Türk dizilerine türkçe altyazı eklenmesi için RTÜK tarafından TV kanallarına baskı yapılmalıdır. Dizilerin tekrarını “türkçe altyazılı” olarak yayınlatmayan tv kanallarına para ve 1 gün ekran kapatma cezası verilmelidir.

SGK

1- Engelli dereceleri anormal derecede çok düşük tutulmaktadır. Örneğin rapor oranı yüzde 50 olan birinin 3. derece engelli sayılması bir haksızlıktır. Standartlar baştan düzenlenmeli ve iyileştirilmelidir. Sağlamlık kıstası “konuşmaya” ve “hareket edebilmeye” göre değerlendirilmemelidir. İşitme cihazı takılıyken duymaya ve konuşmaya bakılmamalıdır! Eğer bir engelli “konuşmasına” veya “hareket edebilmesine” bakılıp “sağlam” kabul ediliyorsa o zaman neden bedensel engelliler komando, görme  engelliler pilot olmamaktadır?

2- “Sürekli” ibareli heyet raporu varken cihaz alınırken ayrı rapor istenmesi külfetine son verilmelidir. Bürokrasi azaltılmalıdır.

3-SGK’li her birey mecburi ilaç ihtiyacının % 20 sini ödüyorsa, emekliler ise % 10 unu ödüyorsa, işitme cihazı da mecburi ihtiyaç olduğundan, SGK’lı işitme engelli de işitme cihazı fatura bedelinin sadece % 20′sini ödemelidir!

4- SGK üst düzey yöneticilerine, amir, personellerine her yıl “işitme engellilerle ilgili katılımı zorunlu bilgilendirme seminerleri” düzenlenmelidir. Gereken evraklar hazır olduğu halde “evrak eksikliği” sebebiyle ödeme yapılmamaktadır.  SGK yöneticisi ya da çalışan değiştiğinde her defasında silbaştan anlatılmamalıdır!

5- Rapor sahibi, reşit değilse velisinin talebi üzerine değişiklik / düzeltme gerekiyorsa, rapor sürekli de olsa dikkate alınıp zorluk çıkarılmamalıdır.

6- Gerçek anlamda işitme cihazının kişiye yarar sağlayabilmesi için SGK tarafından yapılan geri ödemelerin miktarının artırılması gerekmektedir. Böylelikle kişinin aldığı cihazdan yarar görememesi nedeniyle kullanmama olasılığının önüne geçileceği gibi devlet bütçesinin daha verimli kullanımı söz konusu olacaktır.

ODYOMETRİSTLER

1- Odyometrist diploması işyerinde görünür yerde olmalıdır.

2- Odyometristlik önlisans eğitimi gerektiren bir meslektir. Yetkisiz kişiler işitme engelliyi mağdur edebilir.

3- İşitme cihazı satışını sadece odyometristler yapmalıdır.

4- Sağlık bakanlığının kurs açıp verdiği sertifika, diploma değildir. Diploma yerine geçmemelidir.

5- İşitme cihazlarının uygulama ve satışını yapan merkezlerde deneyimli odyometristlerin çalışıp çalışmadığı, işi sadece ticari kaygıyla yapıp yapmadıkları denetlenmelidir.

6- İşitme engelli bireylerin teşhis ve rehabilitasyonunda görev alan kişiler en az 4 yıllık lisans veya yüksek lisans/doktora diplomalı odyologlar olmalıdır.

ÖZEL  FİRMALAR

Sigorta:

1- Gerek implant gerek kulak arkası işitme cihazları çok pahalı tıbbi ürünlerdir. işitme engelli çocuklarda işitme cihazlarının çalınma riski yüksektir. Bu da velileri endişeye sevk etmektedir. En önemli sorun olan çalınma tespitinin nasıl yapılacağı konusunda kurumlararası işbirliği yapılmalı ve çözüm bulunmalıdır. Çalınan cep telefonlarındaki IMEI numarası, gps takip çipi gibi işitme cihazlarında da benzer tip çözümün olması gerekmektedir.

Cep Telefonu Operatörleri:

1- İşitme engelliler cep telefonlarını SMS ve 3G (görüntülü işaret dili) ile kullanmaktadırlar. İşitme engelli abone arandığında “aradığınız abone işitme engellidir. Lütfen SMS atınız” anons hizmeti mevcut olmalı ve ÜCRETSİZ olmalıdır.

2- Kazanılan hediye konuşma dakikalarının SMS olarak  kullanma imkanı olmalıdır.

ÇAĞRI MERKEZLERİ:

1- İşitme ve konuşma engelli bireyin özel ve resmi kurumalarda telefonla iletişim yerine e-posta veya SMS ile iletişim hakkının geliştirilmesini ve yaygınlaştırılmasını istiyoruz

TERCÜMAN

1- Devlet hastanelerinde, mahkemelerde, emniyet müdürlüklerinde, firmaların müşteri hizmetleri gibi bölümlerinde “sadece işaret dili” ile konuşan işitme engellinin sorununu anlatabilmesi için tercüman bulundurulması ya da yetkililerin mecburi katılacakları seminerlerle bilinçlendirilip gerekli durumlarda “işaret dili tercüman çağırmayı öğrenmeleri”  gerekmektedir.

Sessizsiniz! Aktivist İşitme Engelliler Hareketi Platformu

http://manifestomuz.wordpress.com

E-posta: sessizsiniz@yahoo.com – Tel: 0 212 559 87 97  – Gsm: 0 538 224 40 83

Bu maddelerin oluşturucusu aktivist işitme engellilerdir. Lütfen web sitemizi kaynak gösteriniz.